Jübile kelimesi özellikle Futbolcuların aktif futbolculuk hayatlarına son vermeleri nedeniyle oynadıkları gösteri maçı ile bilinmektedir. Aslında jübile bir mesleğin veya önemli bir olayın yirmi beşinci veya ellinci yılını başarıyla bitirmiş olanların, şerefine yapılan merasimdir. Peki Jübileyi kim buldu?
Jübile kelimesi İbranice “koç boynuzu” anlamına gelen “İobel” kelimesinden alınmıştır. İbranilerin, inanışlarına göre her 50 yılda suçları bağışlanır, böylece tam bir sükun ve dinlenme yılına girilir. Bu yıl, koç boynuzundan yapılma borularla ilan edilir. Yahudilerde ise 50 yılda bir jübile ile borçlar affedilir; köleler, esirler azad edilir; inanışlarına göre Roma’ya gelenlerin bütün günahları affedilir.
Hıristiyanlarda da 50 yılda bir jübile yapmak gelenek halini almıştır. İnanışlarına göre Roma’ya hacca gidenlerin kilisece günahlarının tam olarak bağışlandığı imtiyaz yılı ve bağışlama yılı olduğu kabul edilir. Yahudilik ve Hıristiyanlıkta böyle uzun bir tarihe sahip jübile, ülkemizde de hayat ve meslek yılları için kullanılmaktadır.
Özellikle belli bir süre sporla profesyonel olarak uğraşanları uğurlamak için yapılması adet haline gelmiştir. Jübile maçı ya da Jübile, bir spor dalında; özellikle futbolda kulüp adına uzun süre çalışanların onuruna düzenlenen bir karşılaşmadır. Geleneksel olarak kulüpler, takımda on yılını dolduran oyuncuları adına jübile düzenlerler. Herhangi bir rekabet ortamının bulunmadığı bu karşılaşmalara, kulüp tarihine adını yazdırmış diğer eski futbolcular da davet edilir. Bu tür maçlarda rakip takım bir milli futbol takımı da olabilir. Buna ek olarak, eğer bir futbolcu birden fazla kulüple özdeşleşmişse; jübile maçına, oyunucunun şimdiki ve eski kulüpleri de dahil olabilir. Tüm gelirlerin oyuncuya gittiği maçta, ülkeye bağlı olarak kazanç vergiye tabi tutulmayabilir.
Son yıllarda jübile geleneği, yüksek ücretler alan futbolcuların forma giydiği Avrupa liglerinde yaygınlığını yitirmeye başlamıştır. Bugünün popüler spor dallarında ter döken profesyonel sporcular, eskiye oranla bu gelire olan ihtiyaçlarından çok daha fazla kazanmaktadır. Ayrıca günümüzün değişen profesyonellik anlayışında, oyuncular geçmiş onyıllara nazaran bir kulüpte daha az kalma eğilimindedirler. Tüm bunların sonucunda, oyuncunun bu paraya ihtiyacı olmadığını bilen çoğu taraftar bu karşılaşmalara soğuk bakmakta ve gelmemektedir.
Jübile kelimesi İbranice “koç boynuzu” anlamına gelen “İobel” kelimesinden alınmıştır. İbranilerin, inanışlarına göre her 50 yılda suçları bağışlanır, böylece tam bir sükun ve dinlenme yılına girilir. Bu yıl, koç boynuzundan yapılma borularla ilan edilir. Yahudilerde ise 50 yılda bir jübile ile borçlar affedilir; köleler, esirler azad edilir; inanışlarına göre Roma’ya gelenlerin bütün günahları affedilir.
Hıristiyanlarda da 50 yılda bir jübile yapmak gelenek halini almıştır. İnanışlarına göre Roma’ya hacca gidenlerin kilisece günahlarının tam olarak bağışlandığı imtiyaz yılı ve bağışlama yılı olduğu kabul edilir. Yahudilik ve Hıristiyanlıkta böyle uzun bir tarihe sahip jübile, ülkemizde de hayat ve meslek yılları için kullanılmaktadır.
Özellikle belli bir süre sporla profesyonel olarak uğraşanları uğurlamak için yapılması adet haline gelmiştir. Jübile maçı ya da Jübile, bir spor dalında; özellikle futbolda kulüp adına uzun süre çalışanların onuruna düzenlenen bir karşılaşmadır. Geleneksel olarak kulüpler, takımda on yılını dolduran oyuncuları adına jübile düzenlerler. Herhangi bir rekabet ortamının bulunmadığı bu karşılaşmalara, kulüp tarihine adını yazdırmış diğer eski futbolcular da davet edilir. Bu tür maçlarda rakip takım bir milli futbol takımı da olabilir. Buna ek olarak, eğer bir futbolcu birden fazla kulüple özdeşleşmişse; jübile maçına, oyunucunun şimdiki ve eski kulüpleri de dahil olabilir. Tüm gelirlerin oyuncuya gittiği maçta, ülkeye bağlı olarak kazanç vergiye tabi tutulmayabilir.
Son yıllarda jübile geleneği, yüksek ücretler alan futbolcuların forma giydiği Avrupa liglerinde yaygınlığını yitirmeye başlamıştır. Bugünün popüler spor dallarında ter döken profesyonel sporcular, eskiye oranla bu gelire olan ihtiyaçlarından çok daha fazla kazanmaktadır. Ayrıca günümüzün değişen profesyonellik anlayışında, oyuncular geçmiş onyıllara nazaran bir kulüpte daha az kalma eğilimindedirler. Tüm bunların sonucunda, oyuncunun bu paraya ihtiyacı olmadığını bilen çoğu taraftar bu karşılaşmalara soğuk bakmakta ve gelmemektedir.
